Türkiye’de gerçek bir kurtuluş savaşı verilecekse, sahtesinin merkez üssü mesabesindeki CHP’ye karşı verilecek ve kazanılacaksa, CHP’yi belirttiği habis ruhla ve kanun yoluyla gebertmekten geçecek…

Amma işte gelinen nokta itibariyle görülmüştür ki; Anadolu’nun hıncını kendisine oy diye verdiği ve onunla CHP’nin hakkından gelmesini istediği Ak Parti, yaklaşık 20 yıllık tek başına iktidar avansıyla CHP’yi nakavt yoluna sokamamış, aksine bu süre zarfında adeta CHP’nin antrenman partneri gibi çalışmıştır… Tam Müslüman Anadolu’nun, tam destekle arkasında durduğu ama kendisinin CHP’ye bir türlü sersemletici fikir yumruğu ve yıkıcı iman aparkatı vurduğunu görmediği Ak Parti, artık anlaşılmıştır ki; CHP’ye nakavt edici Anadolu kroşesini de vuramayacaktır…

Böyle olmadığı gibi Ak Parti bir de, CHP ve arka güçlerinden yediği yumrukla abandone olmuş, bu sebeple tam Müslüman Anadolu’yu, yarım Müslümanlık mevkiine düşürülebilecek bir emele kapılmış, yani CHP’nin tam Kemalist olduğu bir yerde tam Müslüman Anadolu’yu da yarım Kemalist olmak yoluna sokmuştur…

Bu tam bir sersemliktir!

Demedi denmesin, bu sersemlik öyle bir felaket belirtmektedir ki; Ak Parti’ye, varlık gerekçesiyle beraber kendini de yok ettirir, yani düşmanını ısırdığı zannıyla aslında ona kendi kendini yedirirken, ne yediği uzvun ağrımasından ne de yedikçe mevcudunun erimesinden, durumu çakmasına fırsat vermez ve işte tam Müslüman Anadolu’nun asırlık bakiyesiyle tam İslamî kalkışması, ilk kez Ak Parti eliyle “radikal azınlık” mevkiine düşürülür ve en nihayet iş, “Tam Kemalist CHP varken, yarımına gerek yok!” denilen sapmış, sapıtmış, en doğrusu saptırılmış bir kitleselliğe erer ve bu zûl de, iki cihan rezaleti halinde buna sebep olanların siciline kaydedilir…

Ne tam olmuş bir şeyden ne de olmaya hiç başlamamış bir şeyden, tastamam olmakta olan bir şeyden bahsediyoruz, gören nerede?!