İlim, Fikir, Kültür ve Sanat Dergisi...
0539 924 64 98
editor@seriyyedergisi.org
İsrail için küvözde öldürdüğü Gazzeli bir bebek ile cephede öldürdüğü bir Hamas mücahidi arasında bir fark yoksa, Gazze’de cihat kıvamının tuttuğunu, imanî mücadele lezzetinin umum Gazze halkında telezzüz ettiğini söylemek mümkündür! Zira bu vaziyet apaçık göstermektedir ki; mücahitler gerçek hayata şehit olur olmaz doğmaktadır ve bebekler şehitlerden boşalan mücahede mevkilerine doğar doğmaz konmaktadır!
Gazze, korkaklığın girdabında savrulmak yerine, şuurunun mihrabına çıkmış, oradan tüm ümmete azametle seslenmek makamına ermiştir. Gazze, ümmet coğrafyasının kalbinden tüm ümmete demektedir ki:
-Ben, mukadderatımı küfre ram eden monte başımdan-rejimimden kurtuldum ve bana hakiki hürriyeti de getirecek bir çile yoluna girdim! Bu, sizsiz, hakiki oluşu eksik kılacak bir mübarek oluştur, buyurun!
Öyle ya; Arabistan’dan Libya’ya, Türkiye’den Yemen’e, Pakistan’dan Mısır’a kadar bütün İslam ülkeleri, mukadderatlarını küfre ram eden monte başlar-rejimler vesilesiyle hakiki esir değil midir? Ortada, İslam’ın kendisinde devlet olduğu tek bir gerçek İslam ülkesinin olmaması, bu esaretin en sarih göstergesi değil midir? İsrail’in, on yıllardır Filistin’de sürdürdüğü mezalime hakiki ve bütün bir öfke halinde püskürmek mümkün olmuyorsa, bunun sebebi varlıklarını ancak ya laikliğin türlü tonlarında, ya nevi şahıslarına münhasır bir despotluk burcunda sürdürmelerine müsaade edilen bu monte başlar-rejimler değil midir? Her İslam ülkesi söyleyin, satılmış monte başlarıyla-rejimleriyle Müslüman halkını görünmez prangalarla bizzat prangalayan bir zindancıya tekabül etmemekte midir?
Monte baş-rejim vasfıyla Suudî hanedanı, Arabistan halkının başını, onu kapattığı zindanda kimin namına beklemektedir? Mısır’da Sisi ve vesayet rejimi, Kudüs’ü iştahına hedef kılan Siyonizm canavarı için Mısır halkını patronajında tutan bir monte baş-rejim değil midir? Söyleyin; hangi İslam ülkesinde hangi hükümet, müminlerin Kudüs hakkında hissettiklerini hissetmektedir? Bu hususun nuranî bir istisnasını teşkil etmesini istediğimiz Türkiye bile, görebileceği en dindar ve Kudüs hassasiyeti en yüksek lideriyle susmakta ve aslında Kemalist Türkiye gerçekliğinden mülhem bir gizli hal lisanıyla, patronajında olduğu monte baş-rejim mevzuundan dem vurmaktadır…
Gazze, mefluç bir bünyeden gelen ve felçlilik halinin izalesini tebşir eden bir sinir kıpırdanmasıdır… Gazze, bombalandıkça ve çıplak ayaklı mücahitleriyle kendisini savundukça, nicedir hissedilmeyen bünyenin kendisine tekabül eden kısmına his gelmektedir ve bu his, tüm İslam ülkelerindeki umumi felçlilik haline tekabül eden monte baş-rejimlerin de sonunu ihbar etmektedir…
Evet; bünyeye Gazze mıntıkasından his gelmiştir, uzun zamandır kımıldamayan Müslümanlık bünyesi, Siyonizm gadrinden de olsa tahassüs etmiştir ve iş, bu vaziyetin bütün müminler tarafından anlaşılmasına kalmıştır…
Kulak verir misin, ey sinesi kavruk ve dimağı delik deşik Müslüman…
Bak!
Gazze, sana bir şeyler söylüyor…