Ayasofya İmamı Mehmet Boynukalın’a, soy isminden mülhem “Boynun altında kalsın!” diyen ve bunu da, Kur’an’dan, serili sofra huzurlarını kaçırıcı bazı ayetler okuduğu için yapan Özışık isimli bir gazeteci hakkında, bundan iki yıl kadar önce “madde boynu bir gün altında kalır mı bilmem ama mana boynu çoktan altına kaçmış bu adam” demiş, kısa süre sonra da zaten Sedat Peker’le olan nargileli görüntüleri sebebiyle sofra dışına itildiğine şahitlik etmiştik…
Hah işte, dün (05-01-2023) aynı adamın bu defa, adeta hükümet tarafından kesilen reklam parsası için hüngür hüngür ağladığı bir video önümüze düştü. Bir zamanlar, Kur’an’ın eşya ve hadiselere karşı tavrını havî Kur’an ayetini, sırf devlete takılı nice hortumdan birkaçı da kendi muhitine akıyor ve bu akışlı ortam zedelenecek diye nefretle karşılayan ve Ayasofya İmamı’na “Sana ne anayasadan, sen imamlığını yapsana!” diye höyküren, höykürdüğünde de pişkin ve asabi tam bir Kadir İnanır jönlüğü satan Özışık soy isimli gazeteci bu videoda, kendisine azami Dertli Bergen havası verip ağlıyor, kendisi gibi gazeteci kardeşine ise asgarî bir Küçük Emrah vasatı yüklüyor ve titreyen ses telleriyle onun, evinin kirasını ödeyemediği halde aç susuz kaldığından dem vuruyor!
İnsanîyetlik namına, ne, kalın boyunlu değil ama yüzden kara derili bu adamla, ne de kardeşleriyle hiçbir problemimizin olmadığını kaydeder, Allah’tan onlara yardım dileriz amma, parsacı gazeteci cinsinin bir numunesi olarak da Allah’tan bu defa onlara, yok edici bir nesil kuraklığı ısmarlarız! Bu gazeteci tipinin nesli kuruyacak ki; “imamlık ile anayasa” arasındaki ilintiyi imanın ışığıyla fark eden gazeteci tipi gelecek!