İlim, Fikir, Kültür ve Sanat Dergisi...
0539 924 64 98
editor@seriyyedergisi.org
2022 yılı bütçesi için öngörülen faiz ödemesi, bundan altı ay önce 240 milyar idi. El an, 2022 yılının henüz 6. ayı içerisindeyiz ve hükümet, Cumhuriyet tarihinde görülmedik miktardaki bir revizyonla ek bütçe takviyesinde bulundu. Ek bütçenin hacmi, 1 trilyon, 80 milyar… Eski rakamla 1 kentilyon 80 katrilyon! İnsana yuh dedirtesi bu sapma miktarına dikkat kesilince, ek bütçede, 240 milyarlık faiz ödemesine 89 milyarlık bir pay ayrıldığı görülüyor. Yani eğer gene sapmazsa, 2022 yılı içerisinde devlet, 329 milyar faiz ödemesi yapacak… Devlet dediysek, hükümetin, namına kesesini kullandığı millet yapacak bu ödemeyi! Sen ben o!
Türkiye’nin an itibariyle nasıl bir faiz batağına saplandığını anlamak için, şu kadarcık bir bilgi yeterli:
-Türkiye’nin bugün için en az 329 milyar faiz ödeyecekken, mesela 2014 yılında ödenen toplam faiz 50 milyar idi! Artış, 6,5 kattan fazla!
Faizin, has bahçenin gülü edasıyla terennüm ettirdiği koku, faiz şatoları halindeki bankaları da, tarihlerinin en kârlı devirlerine sokmuş… 2021 yılında bankalar toplamda 20.7 milyar kâr ederken, 2022 yılının sadece ilk dört ayında 98.2 milyar kâr etmişler… Yani dört ayda faiz derebeylerinin kârı % 776 artmış! Yani Türkiye’den gelen koku gül kokusu değil, “pis” kokusudur, zira Türkiye, burnuna kadar faiz pisliğine batırılmış vaziyettedir!
O vakit söyleyin, sözüm ona “faize karşı olduklarını söyleyenlerce” yönetilen Türkiye, an itibariyle, has bahçenin gülü gibi faizin başköşelere oturtulduğu bir ülke haline gelmiş midir, gelmemiş midir?
Cevabınız ne olur ayrı husus ama bu sualimize ikinci bir sual daha iliştirmek, fikir haysiyeti namına borcumuzdur:
-Faiz, Türkiye’de has bahçenin gülü kılınmışsa eğer, ona bu salahiyeti sağlayan şımarıklık hangi bülbülün şarkılarından damıtılmıştır?