Hazine ve Maliye Bakanı Nurettin Nebati, 14 Ocak 2022’de şöyle konuştu:

-Enflasyon Ocak’ta pik yapar, Haziran 2023’te ise tek hane olur!

Ama aynı Nurettin Nebati, bundan sadece beş gün evvel (9 Ocak) şöyle konuşmuştu:

-Önümüzdeki birkaç ay içerisinde enflasyonu tek haneye indirmeyi planlıyoruz!

% 36’da bulunan enflasyonu tek haneli rakama indirme bahsinde ve birkaç gün arayla yapılan, ilkiyle ikincisi arasında da neredeyse bir buçuk yıl fark bulunan bu iki açıklama, halk ve halay kalabalıkları için değil de, iktisat piyasaları için aslında bir felaket alarmıdır ve bu alarm misal, futbol takımının başında antrenör yerine malzemeci, ameliyat masasının başında cerrah yerine hasta bakıcı, lokomotif kabininde makinist yerine lunapark işletmecisi bulundurmak gibi bir vaziyetle ekonomi dümeninin başını işaret etmekte ve orada da benzer bir uygunsuzluk nispetiyle ehil bir iktisat kaptanı değil, kazan dairesinden alelade bir tayfa olduğu izlenimini çığırıp durmaktadır…

Niye çığırıp durmasın ki?

Bakan Nebati, bu söylediklerini uyku arası bir sayıklamasında, kahvehane endazeli bir latifesinde, ya da akıl sürçmesi bir dalgınlığında söylemiyor, bizatihi ekonomi yönetiminin bütün kadroları ile yaptıkları plânlamaların bir neticesi olarak, önündeki bilgi notlarına baka baka, tane tane söylüyor!

Öyleyse bu manzaradan anlaşılması gereken ne?

Bizce anlaşılması gereken şu:

-İktidar, ekonomi yönetimi plânını, iktisadî hakikat ve vaziyetin gerçeklerine göre değil, halk ve halay kalabalıklarının desteğini celp edebilmek adına yapmaktadır, ki bunun da manası, iktisaden plânsızlıktır!

Dalağı, iktisadî aksaklıklar sebebiyle patlamış bir bünye için tez elden yapılması gereken şey, onu en donanımlı bir iktisat ameliyathanesine sokmakken, sırf kalabalık halk ve halay kitlesinden bu dalak patlağını saklamak için makyaj salonuna dalmak ve solgun surata pudra ile renk, bükük bele korse ile diklik sağlamak, söyleyin, plânsızlık değil de nedir?

Bir plânsızlık ki, bu haliyle mutlaka, bünyeyi hepten öldürücü bir “plânlılık” durumuna taalluk eder!

Plân var ama iktisadî vaziyete köklü neşter tedbiri ifade etmiyor da, pudrayla perdeleme tedbiri ifade ediyor!

İktisat idare dilinin birkaç gün arayla ve de onu bunu değil, kendi kendisini yalanlaması da işte, buradan doğuyor…

Vaziyet öyle kötüdür ki; dalak patlağının dürtükleyen acısıyla Bakan Nebati’ye bile beş günde, tam bir buçuk senelik bir rot-balans ayarı çekmiştir! Yoksa Bakan Nebati’nin, enflasyonu birkaç ayda tek haneye indireceklerini söylediği 9 Ocak’tan on gün önce (30 Aralık) bir ses de, gene ekonomi yönetiminin esaslı bir unsurundan, Cumhurbaşkanlığı Finans Ofisi Başkanı Prof. Dr. Göksel Aşan’dan gelmişti ki, o da boş bulunmuş meydana, merdane bir sarhoş narasıyla çığırılmışçasına şöyle bağırmıştı:

-Ocak’ta, negatif enflasyon bekliyorum!

Hani Bakan Nebati’nin, çok iri attığı için civcivlerin kursağını deldiği ve sonra attıklarını bile ikiye üçe değil, aylık zaman hesabıyla on sekize (18 ay) böldüğü iktisat görüsü, Cumhurbaşkanlığı finans ofisi kumandanı tarafından, bırakın civcivlerin kursağından geçecek kadar olmasını, bir fil ebadında olarak büyük atılmıştır!

Böyleyken, idrakte civciv kursağı ebadındaki nicesi tarafından da yutulmuştur!

E zaten, Türkiye’de siyaset de, siyaset inhisarındaki iktisat da, idareyi eliyle aldığı halkı türlü illüzyonlarla aldatma mesleğidir!

Ve sıkıntı, şu bu iktidar ya da şu bu muhalefetin olmaktan da öte, iktidarı muhalefetiyle çarpık sistemin kendisine aittir…

Neticede, mal bozuk, malzeme çürükse, aşçınız iyi de olsa, ortaya leziz bir iktisat aşı çıkmaz, çıkarılmaz, çıkarılamaz… Hoş bir de bizde, aşçılar da bozuk ve çürüktür!

Bir asırdır böyle…

Ve bir asırdır, çarpık sistem elinde Anadolu peyderpey daha bir çarpıklaştırılmaktadır…

Fikirde, sanatta, siyasette, ilimde ve irfanda… Ve haliyle iktisatta da…

Şimdi olan da, toplamda olanın anımıza denk gelmiş olanı…

Şimdi olan? Belli:

-Ekonomi aracının motorundan acayip acayip sesler geliyor ama ekonomi yönetimi, 2023 seçimlerini kotarmak için bu aracın cantından tamponuna aksesuar döşeyip duruyor!

“2023’ü aldığımızda nasılsa iyi bir bakıma sokarız!”

Kafadan geçen hesap bu… Ama işte bu aracın, 2023 seçiminden önce motor iflasından paydos etme durumu da ihtimal dışı değil… Hoş, 2023’ten sonra iflas edince de, altında, onu iflas ettirenler değil, gene sen ben, gene kandırılan geniş halk kesimi kalacak…

Bu bizim gördüğümüz, okuduğumuz, hesap ettiğimiz…

Tabii bir de, faize geniş kalabalıkların besmele ile duhul ettirilmesi var ki; onun da hesabını elbette Allah görecek… Öbür tarafta mutlaka ve belki, bu tarafta da…