Bugünlerde, senaristliğe soyunan Aile Bakanı Zehra Zümrüt Selçuk, “25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü” kapsamında birkaç kelime sıralamış ve destelediği birçok ünlüyle kamu spotları paralamış… Bu spotların sloganı da şu:

“Kadın, hayatın yarısıdır…”

Sloganda problem mi buluyoruz? Hayır… Hatta kadını, erkeğin diğer yarısı olarak gösteren bir Hadis ile bu sloganı, kışr cihetinden benzer de buluyoruz. Ama ya lübbe inince nelerle karşılaşacağız?

Kadın etrafındaki sahte merhamet enflasyonuyla bu defa erkeği merhamete muhtaç hale getirmek ve bu yolla mukadder gene kadını mağdur etmek isteyen “uluslararasılık tirbuşonu”, şarap şişesi kılınmak istenen insan kafasının mantarını patlatmak isterken, bu şeytanî emeline elbette rahmani soydan bir kurdele bağlayacaktı, bağladı da…

Kadının hakikati ve kadının hakiki kıymeti bizdeyken, hassaten Batıdan gelen ve uluslararası şeytanî sermayenin de finansör olduğu ve hassaten kadın etrafında işletilen bu uluslararası günler, projeler, hibeler, hiç şüphemiz yok ki insanlığı hedef tutan şeytanî emellerden doğmadır ve gene hiç şüphemiz yok ki; Türkiye’de ailenin yürütücü kaptan mevkiindeki Aile Bakanlığı’nda, bu işleri çakozlayacak tek bir cins kafa da bulunmamaktadır!

Aile gemisi, son sürat kayalıklara doğru ilerlerken, güvertede vals yapan gemi kaptanı, gerçekte Aile Bakanlığı şahsında Zehra Zümrüt Selçuk ile onda kaptanlık mahareti görenlerin kendisidir!

Bunlara son söz sadedinde demeli ki; tamam, kadın hayatın yarısıdır da, siz niye kadına hayatın iki katıymış gibi bir varlık variyeti veriyor, adeta kulağına bir şeytanî vesvese halinde fısıldıyorsunuz. Kadın, hayatın iki katına çıkınca, erkek hayatın yarısının yarısı olmak variyetine düşecek, insanî muvazenedeki bu sapma da sadece erkeği değil, kadını da vuracak…

Görmüyor musunuz? Evet, görmüyorsunuz…

Aile Gemisi kayalıklara çarpmadan, o gemiyi durduracak ve güverte valsçilerini kayalıklara attıktan sonra açık denizlere dümen kıracak kahraman! Neredesin? Vaktine halâ çok mu vakit vardır?