Ak Parti’ye… Fikirden Kopuk, Fikir Dilinden de!

Yazan: 17 Kasım 2021 21778

Bizim, hem CHP’deki İslam düşmanlığını ve bunun Müslüman Anadolu halkı üzerindeki yansımasını göstermek, hem de AK PARTİ’nin mevcut gidişatının pek hayra alamet olmadığını işaretlemek üzere sık sık dile getirdiğimiz “CHP, seçimlere kadar kendini kapatır ve küfür dolu dilini tutarsa, AK PARTİ seçimi kendiliğinden kaybeder!” diye kaydettiğimiz kıymet hükmünün, anlaşılmaktadır ki, AK PARTİ’nin fikirden ve haliyle fikir dilinden kopuk olmasının bir yansıması olarak bir de tersi vardır ve şöyle hecelenmelidir:

“AK PARTİ’nin seçim kazanabilmesi için yalnız CHP’nin küfür dilini işletmesi yetmez, bir de AK PARTİ idaresinin fikir kurusu dillerini susturması gerekir!”

Öbek öbek çiftçi mangalarının sırf ironi yapmak için “Allah’a şükür! Hayatımdan memnunum, zararım yok, çünkü artık ekmiyorum!” dediği ve iktisadî buhranın ülkeyi ensesinden kıstırdığı bir vasatta, Tarım Bakanı’nın kalkıp da “Allah’a şükür! Zarar eden çiftçi yok!” demesine mesela ne demeli?

Ya da AK PARTİ Genel Başkan Yardımcısı’nın halinden şikâyet eden çiftçi için istihza ve hayretle “Cebinde İPhone 6 var, bir de internet paketi almış!” demesini nasıl izahlandırmalı? Akıllı telefon ve internetin, artık peynir ekmek kadar hayatın içinde olduğu, hatta olmak zorunda olduğu bir devirde, çiftçinin “internetli telefon” sahibi olmasını istihza ve hayretle karşılamaktan başka, bir de bunu çiftçinin ekonomik durumunun çok çok iyiliğine yorucu bu tavır asıl, tüm memleket sathında “Çıkar telefonunu bakalım!” dövizli umumi bir istihzanın, öfkeli bir hayretin ve hatta politik bir hicvin konusu olmamış mıdır?

Ya da halkın üzerine damlardan ateş topları yağdırırcasına yapılan zamları, tekerleme heceler gibi “mini mini zamlar, zamlar mini mini” diyerek televizyonda milyonlara tefsir etmeye kalkan ve bu haliyle milyonların gözüne adeta çocuk kuşağı programında çocuk eğlemek için “Mini mini bir kuş donmuştu, pencereme konmuştu!” şarkısını söylüyor şeklinde yansıyan AK PARTİ milletvekilini, hangi tevilin imdat halatıyla kurtaralım?

Ya da daha yeni mevzudur; Hazine ve Maliye Bakanı’nın Lale Devri’nden rol çalmak ve ülkedeki fiyat denizini çarşaf gibi duru göstermek istercesine kalkıp da “Akaryakıt fiyatı Avrupa’da 1 Euro’dur, bizde de 1 Euro civarında!” demesini ve böylece ekonomik sıkıntı çeken milyonlara “Ulan! Avrupa’da asgarî ücretin 1600 EURO olduğunu da, bizdeki asgarî ücretin 250 EURO’ya denk geldiğini de söylesene!” desin diye hak, kussun diye öfke pompalamasını hangi iktisadî formülle dengeleyelim?

Bu “ya da”lar, “ökçe başına her gün bir keklik” gibi bir avcı hesabıyla, her günün ökçesine mutlaka kendinden birini yakalatır ve fikirle arası fersah fersah kopuk böylesi milletvekili-bakan-yönetici tiplemeleri, fikir dilinden de kopuk lisanlarıyla muhalefete cömertçe himmetlerde bulunup dururlar!

Bir zamanlar -ve daima!- dinozor kemalistlerin, sırf içlerindeki İslam ve Osmanlı düşmanlığını kusmak için kalkıp misal Ankara’daki Atakule’yi, gökte uçan uçağı, duvarda oynayan televizyonu, asfaltta süzülen arabayı gösterip “Hani! Osmanlı bunlardan hangisini yapabilmişti!” demeleri ve böylece ebedî hamakatlarını anakronik aptallık göstererek sergilemeleri ne ise, AK PARTİLİ bir üst düzey yöneticinin kalkıp “AK PARTİ’den önce doğalgaz mı vardı! Biz getirdik!” demesi de odur ve bu dil, 20 yıllık bir iktidarın artık müflis tüccar tavrıyla “eski defterleri karıştırdığına” nişanedir…

Diyoruz ya; CHP, nefret ettiği AK PARTİ’yi sırf CHP var diye deviremiyor…

Ve şimdilerde AK PARTİ, sırf AK PARTİ var diye devrileduruyor…

Yani seçime kadar CHP sussa ve söz yalnız AK PARTİ’ye düşse, CHP kazanacak…

Ya da seçime kadar AK PARTİ sussa ve söz yalnız CHP’ye düşse, AK PARTİ kazanacak…

Normalde konuşanın kazanması gerekmez miydi?

Şimdi söyleyin, yakıcı bir kısır döngüyü işaret eden bu vaziyet, bir de Türkiye’deki siyaset kurumunun ne kadar kalitesiz olduğunu ve bu haliyle bir milleti de kalitesizliğe doğru sırtından ittiğini göstermiyor mu?

Dergiler

Servet Turgut'un Kaleminden

© 2022 Seriyye Dergisi