İlim, Fikir, Kültür ve Sanat Dergisi...
0539 924 64 98
editor@seriyyedergisi.org
Bizim memleket, aydın ve yazar-çizer yönünden öyle bir müstemleke manzarası belirtmektedir ki; soldan ya da sağdan, dinsiz ya da dindar fark etmez, müstemleke ruhlu bu aydın-yazar-çizer taifesi, Batı’dan üzerimize doğru soyulmuş hıyar şeklinde uzatılan her şeye ellerinde tuzlukla koşmaktan ve derhal yalamaya başladıkları hıyarı millete de övünçle takdim etmekten geri durmazlar!
Milleti, markette hapşırmaktan, hapşırmayanlarca linç edilebilme ihtimalinin kucağına koydukları salgın günlerinde bunların her yandan, asla asil bir fikre nispet etmeksizin ne derece ürüdükleri hâlâ kulaklarımızda… Bizim, salgına ve ona karşı geliştirilen ilaç ya da aşılara değil, Batı’nın ne idüğü belirsiz ilaç ve aşılarına karşı yazılar kaleme aldığımız günlerde bunlar, güya insanî insiyaklarla ama tam da hayvanî bir üslupla neler neler demediler ki?
Aşıya karşı millet haklı olarak tereddüt gösterirken bunların “Gerekirse köpek gibi herkesi zorla aşılamalı!” diyenini mi duymadık, “Asker zoru ile aşılama yapılsın!” diyenini mi? Aşı olmak istemeyen kimse ile bir sinemaya bomba atan caniyi eş tutanından, aşı karşıtlığını Fetöcülük faaliyetinin bir yan kolu gibi gösterenine, aşı olmayanları asker kaçağı gibi lanse edeninden, aşı olmayanların uzaktan oklar atılarak aşılanması gerektiğini söyleyenine kadar bütün bu güruh, salgının ilk günlerinde avuç avuç yutturulduğu halde kısa süre sonra “Aslında bu zehirmiş!” gibi bıyık altı bir itirafla yasaklanan hapa zaten yok muamelesi yaptılar da, şimdilerde asıl yok muamelesini millete zorla zerk ettikleri aşı sadedinde, hem de aşının bizzat sahiplerince yapılan itirafa yapıyorlar…
Hadise şu:
Avrupa Parlamentosu, Avrupa’da faaliyet gösteren ilaç şirketlerinin CEO’larıyla bir toplantı tertip ediyor. Bu toplantıda, meşhur Biontech mRNA aşısının, Biontech şirketi ile birlikte sahibi olan Pfizer şirketinin yetkilisine şu soru soruluyor:
-Kovid aşınız piyasaya sürülmeden evvel, hastalığı engelleyip engellemediği test edildi mi? Eğer test edildiyse verileri komisyonla paylaşmanız mümkün mü? Çok net bir cevap istiyorum, evet ya da hayır…”
Ve mezkûr şirket yetkilisi, ürettikleri, kendisiyle 45 milyar dolar ciroya ulaştıkları ve gene kendisiyle Türkiye’de on milyonlarca insanın da kan otobanına serseri bir rallici gibi girdikleri mezkûr aşıları için aynen şöyle diyor:
-Aşılarımızı piyasaya sürmeden önce bulaşmayı engelleyip engellemediğini biliyor muyduk? Hayır! Bilim hızında hareket edip piyasanın nasıl işlediğini öğrenmemiz gerekiyordu...”
Verilen cevabın, insanları birer laboratuar faresi gibi kullandıklarını alenen ele veren açıklığı, bugünlerde bir de ABD’deki bir araştırmayla her şeyi daha bir vuzuha kavuşturuyor. Florida Eyaleti’nin Baş Cerrahı ve Eyalet Sağlık Kurumu Şefi Dr. Joseph A. Lapado, mRNA Kovid aşılarıyla ilgili bir araştırma yapıyor ve neticesi de şu çıkıyor:
-mRNA Kovid aşıları, 18-39 yaş arası erkeklerde kalp sorunları ve kalp krizine bağlı ölümleri % 84 arttırıyor!
Şimdi herkesin, etrafında bizzat gözlediği ve bir anlam veremediği genç yaş kalp krizi ölümlerine, herhalde daha bir anlam verebiliyor olması lazım…
Ama bunun bir netice olduğu yerde herkesin asıl, bu ve benzer neticelerin baş sebebi mesabesinde her daim, ruhu satılık, fikri yok olarak mefluç, haysiyet yoksunu, yalama şampiyonu, Batı’dan gelen her şeye gözleri kapalı bir namussuzlukla don indiren müstemleke aydın-yazar-çizerlerinin olduğunu bilmesi şart…
Batı, savruk bir hercailikle bize doğru hortum uzatıyorsa eğer, bu hortumu el yordamıyla milletin apış arasına doğru istikametlendiren de bunlar! Yani asıl millî mukavemet hortumunun, apış aralarına sokulup, gırtlaklarından çıkartılması gerekenler, bunlar!
Bunları, fikir hesabınca toplu halde itlaf etmeden, bu milletin toplu halde iflah olması muhaldir!