Gerçekçi Olalım: Erdoğan Faizle Mücadele Etmiyor!

Yazan: 18 Temmuz 2023 520

Tabiatı icabı çok karmaşık olduğu için anlatılamayan bir hususu olabildiğince basit bir şekilde anlatmaya kalkarsak, başın başında Erdoğan’ın zannedildiği gibi faiz ile mücadele etmediğini söyleyebiliriz...

 Bir kere Türkiye rejim olarak bir Faizistan ülkesidir. Devlet, bütün mekanizmaları itibariyle, bağırsağa doldurulmuş sucuk gibi boğazına kadar faiz ile doldurulmuştur. Zaten Ak Parti, İslamî olmak iddiasından bile açık açık boşandığı için Türkiye de İslamî nizam hedefinden yana bomboş olmuştur. Böyle olunca da aynı Ak Parti, kendisini var eden Müslüman Anadolu halkının desteğinden yana endişe duymaktadır. Bu endişenin doğurduğu ihtiyaç şudur: Halka, İslam için mücadele edildiğini vehmettirecek bir şeyler…

İşte bu şeylerin en uygunu faiz ile suni bir kavgadır. Diyanet İşleri Başkanlığı’nın bile parasını “bereketlensin” diye faizde beklettiği, devletin, fıskiyeleşip faizi milli bir sermayelendirme politikası ile vatan halkının üzerine püskürttüğü bir vasatta Erdoğan, faiz ile İslamî bir hissin sevkiyle mücadele edildiğini göstermek için politika faizi üzerinden kavga çıkarmaktadır. Politika faizi, Merkez Bankası’nın, diğer bankalara para satarken uyguladığı faiz oranıdır. Tabeladadır, hayatın içinde değildir. Gerçek hayatta bu faizin vatandaşla direkt teması yoktur. Bu oranın aşağıya çekilmesi noktasında, iradi kavgalar çıkaran Erdoğan, vatandaşları bankalardan faizli krediler kullansınlar diye ikna edici hitaplarla teşvik etmektedir. Aslında İslamî bir hisle faize karşı mücadele verdiğini iddia eden, bu uğurda Kur’an’ın faize karşı olduğunu bile defaatle söylemekten çekinmeyen eden bir kimse, bu mücadeleyi faizin her çeşidine münhasır kılar. Bir çeşidine düşmanlık edip diğer çeşitlerine teşvik etmez. Bu nevi bir faiz düşmanlığı, sırtlan sevmeyip ama bunu sadece sırtlan burnu sevmemekle sınırlı tutan, burnuna vurduğu sırtlanı mesela ensesinden okşayan bir adamın sırtlan sevgisizliği gibidir. Yani Erdoğan’ın da hakikatte faiz ile İslamî bir derdi yoktur. Zira yaklaşık iki yıldan bu yana politika faizini İslamî bir dil ile indirmek emeliyle memleket ekonomisine parendeler attıran Erdoğan, seçimi kazanır kazanmaz politika faizini yükseltecek adımları atmıştır, bugün yarın faizi ani fırlamış tansiyon gibi yükseltecektir. Ama işte böyle olunca da Müslüman Anadolu halkından istediğini de almış olacaktır. İstediği, umuma yayılı bir mantığın:

-Reis, çok direndi ama gücü yetmedi! Biraz daha güçlensin üstesinden gelecek inşallah!

Şeklinde ifade edilmesidir ve bu da aynen bu şekilde ifade edilmektedir…

Anlayacağınız faiz, Erdoğan’ın sahte cihat sahasıdır. Faiz baronlarının en çok kazandıkları devrin Erdoğan devri olması, rakamlarla ortadadır, tarafımızca bile defalarca ortaya konulmuştur. Yani bu sahte cihadın düşman safından tek kelle almışlığı yoktur da, böyleyken sayısız tekbir sesiyle karşılanmışlığı vardır… Bu tekbirler yerine:

-Bunca kılıç sesine rağmen düşmandan bir kıl bile niye koparılamamıştır?

Şeklinde sorgular işletilmedikçe de, sahte cihat sahasına sahici destek veren tekbir sesleri vatan semasını doldurmaya devam edecektir. Bu tekbirler semayı doldurdukça da, arzının Türkiye’ye tekabül eden kısmında beklendiği üzere İslam davası tekbir edilmeyecek, tenzil edilecek…

Bir Erdoğan gidecek, bir başka Erdoğan gelecek ama bu vatanda her doğan, İslamî nizamın bir türlü ne sebeple doğmadığını anlamayacak…

Sahte cihat sahalarını, sahici cihat tavrıyla süpürmedikçe bu millet, daimi böyle olacak…

Dergiler

Servet Turgut'un Kaleminden

© 2022 Seriyye Dergisi