Bu sayfayı yazdır

Şırınga

Yazan: 15 Ocak 2020 1995

İçinde sıvı çikolata bulunan plastik bir şırınga… Değeri bir lira… Tarım ve Orman Bakanlığı’nın izni ile üretilen bu şırınga, bir kaç gün arayla biri Ankara’da, diğeri Diyarbakır’da olmak üzere iki çocuğumuzun hayatına mal oldu. Zira cebindeki metal bir lira ile bu şırıngadan alan bir çocuğun, bu şırıngadaki çikolatayı emmek isterse evvela şırınga ucundaki kapağı açması gerekiyor… Bunu ince ve narin parmaklarıyla yapamayınca da, ağzıyla açmak yoluna başvuruyor ve kapak, nefes borusuna kaçıyor. İki çocuğumuza olan bu…

Düşünün ki; hadise anında bu çocukların yanlarındaki kimseler ne yapsalar da, adeta öz yuvasına oturmuş gibi bu kapakları kaçtığı boğazdaki yerlerinden oynatamamışlar ve çocuklar nefes alamadıkları için ölmüştür! Felaket… Bugünlerde, bu şırıngaya ruhsat veren yetkililer, biraz da kamuoyunun artan hararetini söndürmek için okul kantinlerinde hayalet avcılığına çıkmış durumda… Hayalet avlar gibi yapılırken, hayaller başka mecralara kayacak ve sıradaki debdebeli hadise için milletçe hoşamedi edeceğiz…

Ne diyelim, debdebeli hadiseler ülkesi Türkiye için bir bu hadiseye bakıyor, içli içli yanıyor ve sonra, iki yavrumuzu maddî hayatlarından alıkoyan bu hadisenin çok fevkinde olarak manevi hayatlarından, hem de tek tek değil, kitle kitle alıkoyulan nesillerimizi akla getiriyor ve işte; bu ateşin çok fevkinde bir hararetle yangın yangın yanıyor, yakılıyor, yakınıyoruz…

Zira halâ Kemalizmin, çikolata değil, cüruf emdiren ve kapağı boğazlara değil de, ruhlara kaçan şırıngasına ruhsatı kimin verdiğine dair değil hakikat, hayalet avcılığına bile çıkılmış değildir… Maatteessüf; Ankara’dan Diyarbakır’a, bir asrı aşkındır sayısız çocuğun, Kemalizm sebebiyle manevi hayatından koptuğu hakikati, kaçak bir hayalettir ve onu yakalamak için kovalayanı da pek yoktur…