İran’ın “Merg ber-Ölüm sana Amerika!” diye bağırırken ve ABD zatına “Büyük Şeytan” yakıştırması yaparken aslında ABD’den hayat soluğu soluduğu, aksi sada avantajıyla da ABD’nin bölgede şeytanlık ederken İran’ı bir trambolin gibi kullandığı malumumuz… Ancak İran’ınkine benzer bir sahte ABD düşmanlığının Türkiye’de de zuhura getirildiğini görmemek körlük olur!
ABD’nin mevcut Ak Parti iktidarını peşin olarak istemediği ana tezine, pekmeze saplanan sinekler gibi saplanmak ve sonra, aslında ABD’nin Ak Parti iktidarından son derece müstefit olduğu hususlara kör kalmak, elbette kaydettiğimiz kıymet hükmünün anlaşılmasını engeller ve bu anlayışsızlıkla da maksimum, saplandığı pekmez içinde pekmez yiye yiye ölmeye mahkûm sinekler gibi olunur…
Ve böylece ABD’nin, Ak Parti’yi istememek suretiyle istediği, devirmeye çalışır gibi yapmak suretiyle ayakta kalmasını sağladığı, yani ABD’nin Ak Parti ile yalaşmasını dalaşmak perdesi ardında çaktırmadan yaptığı ihtimali ıska geçilir!
Hoş, bu ihtimal başını hafiften hafiften olsun millet dimağında doğrultmaya kalksa, hakikatten damıtılmış ama öldürücü yalan emrine amade kılınmış aforizmaların baltasıyla bu baş hemen kesilir. Mesela görüntüde ABD ile dalaşmaya değil, sırnaşmaya delalet eden açık sahneler şöylece örtülür:
-Bu Abdulhamid siyasetidir, devletler arasında ebedî dostluk düşmanlık olmaz, menfaat esastır!
Haberdar olsa bizzat Abdulhamid’in üzerine istifra edeceği bu kusturucu mantık, televizyon dizilerinden millet dimağının üzerine çikolata kaplamalı zehir paketleri halinde fırlatılır, milletçe afiyetle yenir, nihayetinde bu nevi zehirli tesirler karıştığı kan hattında öyle sarsak mantık hazımları meydana getirir ki; misal düşman yatağında hem de mef’ul bir vaziyette basılan bir siyaset aşufteliğine bile “Düşmanın koynuna kadar sızabilmişiz!” nevinden bir kahramanlık payesi atfedilir!
Aman Allah’ım! Bu ne öldürücü bir vaziyet, bu içine düşülmüş ne katmerli bir vaziyet foseptiğidir!
Ne yapmalıdır, ne yapmalıdır?
Bir yerden başlamalı, mesela biraz kafayı kaplumbağa vaziyetli iç politika kısırlıklarından çıkarmalı ve ceylan süzülüşüyle dünyaya şöyle bir nazar etmelidir…
Ahan da işte bakınız; o da nedir, bir süredir zaten biliyorduk da, Mogadişu yönetimi Eş-Şebab’ı Türk Sihalarıyla vurduğu görüntüleri ennihayetinde yayınlamıştır!
ABD, maddî sömürüsünü de sürdürmek kaydıyla bölgede manevî ölüm peyzajları tesis etmekteyken, elbette Mogadişu yönetimini insansız hava silahlarıyla silahlandırmak ve Eş-Şebab’a karşı Somali güçlerini desteklemek noktasında Türkiye’nin ortağı ABD’dir!
Kim bilir, yerimizde daha ağır konuşan biri olsaydı Türkiye’yi ABD’nin ortağı değil de, belki de ABD’nin Truva Atı gibi takdim ederdi…
Kim bilir?